7. sınıf 5. ünite cümleleri
| A couple got married. | Bir çift evlendi. |
| Ask and answer questions as in the example. | Örnekteki gibi sorular sorun ve cevaplayın. |
| being usually on the couch | genellikle kanepede olmak |
| Billy sometimes meets his friends at weekends. | Billy bazen haftasonları arkadaşlarıyla buluşur. |
| Billy’s father only prefers watching reality shows. | Billy’nin babası yalnızca gerçek hayat gösterilerini izlemeyi tercih ediyor. |
| But children shouldn't prefer them. | Ancak çocuklar onları tercih etmemelidir. |
| Choose a TV programme. | Bir TV programı seçin. |
| Choose two types of TV programmes. | İki tür TV programı seçin. |
| Chris doesn’t like watching documentaries. | Chris belgesel izlemeyi sevmiyor. |
| Chris likes watching documentaries. | Chris belgesel izlemeyi sever. |
| Chris, Sue and Matt are talking about their favourite TV programmes. | Chris, Sue ve Matt en sevdikleri TV programları hakkında konuşuyorlar. |
| Daisy and Sarah are talking about TV programmes. | Daisy ve Sarah TV programlarından bahsediyor. |
| Daisy likes learning new things. | Daisy yeni şeyler öğrenmeyi sever. |
| Daisy thinks sitcoms are boring. | Daisy durum komedilerinin sıkıcı olduğunu düşünüyor. |
| Daisy watched a reality show last night. | Daisy dün gece bir gerçek hayat gösterisi izledi. |
| DISCUSSION TOPICS | TARTIŞMA KONULARI |
| Did you watch the talk show last night? | Dün geceki sohbet programını izledin mi? |
| Do you have dinner in front of TV? | Akşam yemeğini TV karşısında mı yedin? |
| Do you think TV makes people lazy? | TV'nin insanları tembelleştirdiğini düşünüyor musunuz? |
| Do you watch the commercials on TV? | Televizyonda reklamları izler misin? |
| Do you watch TV a lot? | Çok televizyon izliyor musun? |
| Finally, they found a spaceship and escaped. | Sonunda bir uzay gemisi buldular ve kaçtılar. |
| Find their photos. | Onların fotoğraflarını bulun. |
| Follow the steps and prepare a poster. | Adımları takip et ve bir poster hazırla. |
| general audience | Genel izleyici |
| Give information about the programmes. | Programlar hakkında bilgi veriniz. |
| Give some reasons as in the examples. | Örneklerde olduğu gibi bazı sebepler verin. |
| Go to Activity Part 5.1. | Faaliyet Bölüm 5.1'e gidin. |
| Go to Activity Part 5.2. | Faaliyet Bölüm 5.2'ye gidin. |
| Good night, dear guests. We laughed and had fun. We had a great time. Thank you. | İyi geceler sevgili konuklar. Güldük ve eğlendik. Çok güzel zaman geçirdik. Teşekkür ederim. |
| having dinner in front of TV | televizyon karşısında akşam yemeği |
| He also watches news every day, especially in the evenings. | Ayrıca her akşam, özellikle akşamları haber izler. |
| He doesn’t care about the signs on TV programmes and watches every type of programmes. | TV programlarındaki işaretleri önemsemiyor ve her tür programı izliyor. |
| He prefers watching morning shows to spending time with his family or friends at weekends. | Hafta sonları ailesi veya arkadaşlarıyla vakit geçirmek için sabah şovlarını izlemeyi tercih ediyor. |
| He watches TV even at dinner table. | Akşam yemeğinde bile televizyon izliyor. |
| Hello! I’m Nina. I really like watching TV in my free time. | Merhaba! Ben Nina. Boş zamanlarımda TV izlemeyi gerçekten çok seviyorum. |
| Hey Matt, do you want to watch it with me this weekend? | Hey Matt, bu haftasonu benimle izlemek ister misin? |
| How many TVs do you have at home? | Evde kaç televizyonunuz var? |
| How often do you watch TV? | Ne sıklıkla televizyon izliyorsun? |
| I can’t wait for the next episode! | Bir sonraki bölüm için sabırsızlanıyorum! |
| I didn’t watch it. | Ben izlemedim. |
| I love him, mom. I can’t do without him. I’m so sad! | Onu seviyorum anne. Onsuz yapamam. Çok üzgünüm! |
| I never miss new episodes of my favourite series. | En sevdiğim dizinin yeni bölümlerini asla kaçırmam. |
| I prefer quiz shows because I like them. | Bilgi yarışması şovlarını tercih ederim çünkü onları seviyorum. |
| I prefer watching documentaries because they are informative. | Bilgilendirici oldukları için belgesel izlemeyi tercih ederim. |
| I prefer watching sitcoms to documentaries. | Durum komedilerini belgesel izlemeye tercih ederim. |
| I recommend it. | Bunu öneririm. |
| I think documentaries are boring, too. | Belgesellerin de sıkıcı olduğunu düşünüyorum. |
| I think series are boring. | Bence diziler sıkıcı. |
| I think they are funnier. | Bence onlar daha komik. |
| I think they are informative. | Bence onlar bilgilendirici. |
| I usually watch it at weekends. | Genelde hafta sonları izlerim. |
| I watched “Altın Petek” yesterday. | Dün “Altın Petek” i izledim. |
| I watched “Seksenler” yesterday. | Dün “Seksenler” i izledim. |
| I watched it last weekend. | Geçen hafta sonu izledim. |
| In groups of 3 or 4 | 3 veya 4 kişilik gruplar halinde |
| In which type of programme can you hear them? | Onları hangi tür programlarda duyabiliyorsunuz? |
| Is the boy having dinner or watching TV? | Çocuk yemek mi yiyor, televizyon mu izliyor? |
| It was about a man and a robot. | Bir erkek ve bir robot hakkındaydı. |
| It was entertaining. | O eğlenceliydi. |
| It was fantastic. | O harikaydı. |
| Last week, I watched a sci-fi series. | Geçen hafta bir bilim-kurgu dizisi izledim. |
| Let’s Have Fun! | Hadi eğlenelim! |
| Let’s Listen! | Hadi dinle! |
| Let’s Make a Project! | Hadi bir proje yapalım! |
| Let’s Read! | hadi okuyalım! |
| Let’s Reflect! | Hadi düşünelim! |
| Let’s Speak! | Hadi konuş! |
| Let’s Start! | Hadi başlayalım! |
| Let’s Write! | Hadi yaz! |
| Listen again. Write True, False or No Information | Tekrar dinleyin. Doğru, Yanlış veya bilgim yok yaz. |
| Listen to the dialogue. | Diyaloğu dinle. |
| Look at the picture. | Resme bak. |
| Look at the TV guide. | TV rehberine bakın. |
| Matt watched a sci-fi movie. | Matt bir bilim kurgu filmi izledi. |
| Matt watched a sci-fi series. | Matt bir bilim-kurgu dizisini izledi. |
| My brother, Billy, watches TV for long hours every day. | Kardeşim Billy, her gün uzun saatler boyunca televizyon izliyor. |
| My dad prefers reality shows because he likes programmes about real life. | Babam gerçek hayat gösterilerini tercih ediyor çünkü gerçek hayattaki programları seviyor. |
| My favourite programme is series. | En sevdiğim program dizilerdir. |
| My favourite TV programme is quiz show because I can learn many new things while answering the questions. | En sevdiğim TV programı bilgi yarışması şovu çünkü soruları cevaplarken yeni şeyler öğrenebilirim. |
| My mum rarely watches TV. | Annem nadiren televizyon izler. |
| My partner has two TVs at home. | Çalışma arkadaşımın evde iki televizyonu var. |
| Nina never misses her favourite team’s matches. | Nina en sevdiği takımın maçlarını asla kaçırmaz. |
| Nina watches TV when she gets home from school. | Nina okuldan eve geldiğinde televizyon izler. |
| Nina’s mother prefers TV series to movies. | Nina’nın annesi TV dizilerini sinemaya tercih ediyor. |
| No, I didn’t. Did you enjoy it? | Hayır yapmadım. Sen eğlendin mi? |
| No, thanks. I prefer series to talk shows because they are more entertaining and exciting. | Hayır teşekkürler. Dizileri sohbet programlarına tercih ederim çünkü daha eğlenceli ve heyecanlılar. |
| Now I can ask questions about preferences. | Şimdi tercihler hakkında sorular sorabilirim. |
| Now I can talk about past events, preferences and personal experiences. | Şimdi geçmiş olaylar, tercihler ve kişisel deneyimler hakkında konuşabilirim. |
| Now I can understand speech on daily routines and preferences. | Artık günlük rutinler ve tercihler üzerine konuşmayı anlayabiliyorum. |
| Now I can understand texts about past events, daily routines and preferences. | Artık geçmiş olaylar, günlük rutinler ve tercihlerle ilgili metinleri anlayabiliyorum. |
| Now I can write sentences about daily routines and preferences | Şimdi günlük rutinler ve tercihler hakkında cümleler yazabiliyorum |
| Of course! I laughed a lot. | Tabii ki! Çok güldüm. |
| Oh, wait! There was one more guest; a singer. | Bekle! Bir misafir daha vardı; bir şarkıcı. |
| People should watch them to learn new things. | İnsanlar yeni şeyler öğrenmek için onları izlemeli. |
| Prepare a poster. | Bir poster hazırla. |
| Present it to the class. | Onu sınıfa sunun. |
| Read again and choose the correct one. | Tekrar oku ve doğru olanı seç. |
| Read and listen about Nina's family. | Nina'nın ailesini okuyun ve dinleyin. |
| Read the dialogue again and complete the table. | Diyaloğu tekrar okuyun ve tabloyu doldurun. |
| Read the dialogue and find who talked about the characters in the photos. | Diyaloğu okuyun ve fotoğraflardaki karakterlerden kimin konuştuğunu bulun. |
| Read the sentences. | Cümleleri oku. |
| Read the text in part 2 again and correct the underlined parts. | 2. bölümdeki metni tekrar okuyun ve altı çizili kısımları düzeltin. |
| Sarah doesn’t like watching soap operas. | Sarah pembe dizi izlemek istemiyor. |
| Sarah prefers quiz shows to talk shows. | Sarah, sohbet programlarını, bilgi yarışması programlarına tercih ediyor. |
| Sarah usually watches documentaries. | Sarah genellikle belgesel izler. |
| She knew all the questions. | Tüm soruları biliyordu. |
| She prefers movies to TV series. | Filmleri TV dizilerine tercih ediyor. |
| She sang songs from her new album. | Yeni albümünden şarkılar söyledi. |
| She sometimes watches quiz shows and she thinks they are amusing. | Bazen bilgi yarışmalarını izliyor ve onların eğlenceli olduğunu düşünüyor. |
| She sometimes watches TV. | Bazen televizyon izler. |
| She was very successful. | Çok başarılıydı. |
| skipping meals to watch TV | TV izlemek için yemekleri atlar |
| staying up late to watch TV | TV izlemek için geç saatlere kadar uyumaz |
| Suddenly, another robot appeared and helped them. | Birden başka bir robot ortaya çıktı ve onlara yardım etti. |
| Sue didn't watch the talk-show programme. | Sue sohbet programını izlemedi. |
| Sue watched the talk-show programme. | Sue sohbet programını izledi. |
| suitable for eighteen and over | onsekiz ve üstü için uygun |
| suitable for seven and over | yedi yaş ve üstü için uygun |
| suitable for thirteen and over | on üç ve daha fazlası için uygun |
| Take turns to talk about one of the topics for 30 seconds. | Konulardan biri hakkında sırayla 30 saniye boyunca konuşun. |
| Talk about it with your partner. | Çalışma arkadaşınızla bunun hakkında konuşun. |
| Talk shows are always amusing. | Konuşma şovları her zaman eğlencelidir. |
| TELEVISION | TELEVİZYON |
| The documentary was about history of wild animals. | Belgesel, vahşi hayvanların tarihi hakkındaydı. |
| The group that tick all the topics will be the winner. | Tüm konuları işaretleyen grup kazanacaktır. |
| The police caught the burglars and saved the money. | Polis hırsızları yakaladı ve parayı kurtardı. |
| The signs about TV programmes are very important for Billy. | TV programları hakkındaki işaretler Billy için çok önemlidir. |
| There are some types of TV programmes below. | Aşağıda bazı TV programları vardır. |
| There was a university student. | Bir üniversite öğrencisi vardı. |
| There were three guests at the talk-show. | Sohbet programında üç misafir vardı. |
| There were two guests at the talk-show. | Sohbet programında iki misafir vardı. |
| There were two guests; a famous actress and a successful director. | İki misafir vardı; ünlü bir aktris ve başarılı bir yönetmen. |
| They made a comedy movie together. | Birlikte komedi filmi çektiler. |
| They tried to escape from aliens. | Uzaylılardan kaçmaya çalıştılar. |
| They were very happy. | Onlar çok mutluydu. |
| Tick the topics you talk about. | Konuştuğunuz konuları işaretleyin. |
| TV signs help people to choose appropriate programmes on TV. | TV işaretleri insanların televizyonda uygun programları seçmelerine yardımcı olur. |
| Two days ago, I watched a documentary about the history of science. | İki gün önce bilim tarihi hakkında bir belgesel izledim. |
| Underline the TV programmes you find. | Bulduğunuz TV programlarının altını çizin. |
| watching a documentary | belgesel izlemek |
| watching commercials | reklam izlemek |
| watching programmes for | programları izlemek |
| watching TV for long hours | uzun süre televizyon izlemek |
| We call him a couch potato. | Ona televizyon bağımlısı diyoruz. |
| What are they doing? | Onlar ne yapıyor? |
| What are your favourite TV programmes? | En sevdiğiniz TV programları hangileridir? |
| What did you watch last on TV? | TV'de en son ne izledin? |
| What do they watch on TV? | Onlar televizyonda ne izlerler? |
| What happened in the programme? | Programda ne oldu? |
| What is the cat doing? | Kedi ne yapıyor? |
| What is your favourite TV programme? | En sevdiğiniz TV programı nedir? |
| What kinds of TV programs do you prefer? | Ne tür TV programlarını tercih edersiniz? |
| What kinds of TV programs do you watch? | Ne tür TV programları izliyorsunuz? |
| What type of TV programmes do you usually watch? Why? | Genellikle ne tür TV programları izlersiniz? Niçin? |
| What type of TV programmes don’t you usually watch? Why? | Ne tür TV programlarını izlemiyorsunuz? Niçin? |
| What was it about? | O ne hakkındaydı? |
| When did he watch it? | O ne zaman izledi? |
| When did you last watch it? | En son ne zaman izledin? |
| Which one do you want to watch? Why? | Hangisini izlemek istersiniz? Niçin? |
| Which one is your favourite? | Senin favorin hangisi? |
| Which programme did they decide to watch? | Hangi programı izlemeye karar verdiler? |
| Which TV programmes do you recommend to your classmates? Why? | Sınıf arkadaşlarınıza hangi TV programlarını önerirsiniz? Niçin? |
| Who watched it? | Onu kim izledi? |
| Why did she prefer it? | Neden tercih etti? |
| Why do you like it? | O neden hoşuna gidiyor? |
| Why do you prefer them? | Neden onları tercih ediyorsun? |
| With its powerful effect, you don’t need to worry about dirt on your clothes. | Güçlü etkisiyle, kıyafetlerinizdeki kir hakkında endişelenmenize gerek yok. |
| Work in pairs. Ask the questions to your partner and write a paragraph about her TV watching habits. | Çiftler halinde çalışın. Çalışma arkadaşınıza sorular sorun ve TV izleme alışkanlıkları hakkında bir paragraf yazın. |
| Work with your partner. | Çalışma arkadaşınızla çalışın. |
| Write the phrases under the signs. | İfadeleri işaretlerin altına yazın. |
| Write the programmes in the boxes. | Programları kutulara yazın. |
| Write their names under the photos. | İsimlerini fotoğrafların altına yaz. |
| You can use the questions below. | Aşağıdaki soruları kullanabilirsiniz. |
| You can’t see these wild animals in the savannah easily. They are endangered now. | Bu vahşi hayvanları geniş arazilerde kolayca göremezsiniz. Onlar şimdi tehlike altındalar. |
| You found the correct answer and won 50 points! | Doğru cevabı buldun ve 50 puan kazandın! |
| You shouldn't have dinner in front of TV because... | Televizyon karşısında akşam yemeği yememelisin çünkü .. |