Verbs and tenses (Fiiller ve fiil zamanları)

5) Past Simple (I walked)

POSITIVE  
I walked. Yürüdüm.
You walked. Yürüdünüz.
He walked. Yürüdü.
She walked. Yürüdü.
It walked. Yürüdü.
We walked. Yürüdük.
They walked. Yürüdüler.
NEGATIVE  
I didn't walk. Yürümedim.
You didn't walk. Yürümediniz.
He didn't walk. Yürümedi.
She didn't walk. Yürümedi.
It didn't walk. Yürümedi.
We didn't walk. Yürümedik.
They didn't walk. Yürümediler.
QUESTIONS  
Did I walk? Yürüdüm mü?
Did you walk? Yürüdünüz mü?
Did he walk?Yürüdü mü?
Did she walk? Yürüdü mü?
Did it walk? Yürüdü mü?
Did we walk? Yürüdük mü?
Did they walk? Yürüdüler mi?
SHORT ANSWERS  
Yes, I did.  
Yes, you did.  
Yes, he did.  
Yes, she did.  
Yes, it did.  
Yes, we did.  
Yes, they did.  
  
No, I did.  
No, you did.  
No, he did.  
No, she did.  
No, it did.  
No, we did.  
No, they did.  

Past Simple geçmişte bitmiş bir olay için kullanılır. Past Simple cümlelerde sık sık şu ifadeler kullanılır: at 4 o'clock, yesterday, when?, in 1993 gibi.

A:When did you win the cup? Kupayı ne zaman kazandınız?
B: We won the cup in 1993. Kupayı 1993'de kazandık.
We went to a concert yesterday. Dün bir konsere gittik.

Bitmiş dahi olsa uzun zaman devam eden olayları ifade etmek için Past Simple kullanırız.
A:How long did the First World War last? Birinci dünya savaşı ne kadar sürdü?
B: It lasted for about 5 years, I think. Sanırım 5 yıl sürdü.
My parents lived in Japan for three years. Ebeveynlerim üç yıl Japonya'da yaşadılar.
Then they went to live in Australia. Ardından Avustralya'da yaşamaya gittiler.

Geçmişte tekrarlanan olayları veya alışkanlıkları ifade ederken Past Simple kullanırız.
When George was young, he always walked to school.
(George gençken her zaman okula yürürdü.)

Geçmiş zamandaki bir hikayeyi anlatırken Past Simple kullanırız.
We left home early an Saturday morning and drove, without stopping, to the Scottish border. Bir cumartesi sabahı erkenden evden ayrılıp İskoçya sınırına kadar durmadan araba sürdük.
It took about 6 hours to get there. Oraya vardığımızda saat 6 civarıydı.
After we crossed the border, we stopped in a little village, and had something to eat... Sınırı geçtikten sonra küçük bir köyde durup yemek yedik.

Toplam Görüntüleme : 705